EĞİTİM AİLESİNE 20 BİN YENİ ÖĞRETMEN KATILDI  
EĞİTİM AİLESİNE 20 BİN YENİ ÖĞRETMEN KATILDI

EĞİTİM AİLESİNE 20 BİN YENİ ÖĞRETMEN KATILDI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in katılımıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen törende 99 alanda 20 bin öğretmen ataması yapıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen Millî Eğitim Bakanlığı 20 Bin Öğretmen Atama Töreni'ne katılarak bir konuşma yaptı.
 
Erdoğan, konuşmasında "Eğitim alanında ülkemizin ilerlemesine ket vuran engelleri tek tek kaldırarak son yirmi yılda çok büyük bir dönüşüme imza attık." dedi.
 
Eğitim ve meslek hayatları açısından bu özel günlerinde öğretmenlerle beraber olmaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biraz sonra atamasını yapacağımız 20 bin öğretmenimizin her birini ayrı ayrı tebrik ediyorum. Görev yerlerinizde sizlere şimdiden Rabb'imden muvaffakiyetler diliyorum." dedi.
 
Yeni atanacak öğretmenlerin de maarif ordusuna katılmasıyla öğretmen sayısının toplamda bir milyon 10 bine çıkacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstelendiğimiz 2002 yılında bu sayı, yalnızca 526 bin civarındaydı. Hâlihazırda görev yapan öğretmenlerimizin 750 bini bizim dönemimizde atanmıştır. Okullarımızdaki altyapı ve öğretmen eksiğinden dolayı derslerin çoğu maalesef boş geçiyordu. Sadece ücra bölgelerde değil, büyükşehir merkezlerinde bile evlatlarımız son derece sağlıksız, kalabalık sınıflarda eğitim görüyordu."

"Eğitim bütçemizi 304 milyar liraya çıkardık"
Sınıfların 60-70-80 kişiyi bulduğu, farklı sınıfların aynı derslikte eğitim aldığı, branş öğretmenine ulaşmanın âdeta lüks sayıldığı bu tabloya son verdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Öğretmen başına düşen öğrenci sayısında, Türkiye olarak OECD ortalamasını yakaladık. Boş geçen veya farklı branşlardan öğretmenlerin girdiği dersler sorununu, neredeyse tamamen çözüme kavuşturduk." ifadelerini kullandı.
 
Eğitim bütçesini 10,3 milyar liradan, son ilave ile birlikte 304 milyar liraya çıkardıklarını, derslik sayısını 343 binden alıp 613 bine yükselttiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Okullarımızı kütüphaneler, laboratuvarlar, çalışma atölyeleri ve spor salonlarıyla donatarak, ders kitaplarından yardımcı kaynaklara çocuklarımızın tüm ihtiyaçlarını ücretsiz karşılayarak, hasılı eğitim alanında ülkemizin ilerlemesine ket vuran engelleri tek tek kaldırarak, son yirmi yılda çok büyük bir dönüşüme imza attık." şeklinde konuştu.
 
28 Şubat sürecinde kılık kıyafetlerinden dolayı sadece üniversite eğitim hakları değil, istihdam hakları da ellerinden alınan kadınlara yönelik adaletsizliği de giderdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları kaydetti: "Bugün okullarımızda aktif olarak çalışan bir milyonu aşkın öğretmenimizin yüzde 60'ını kadınlarımız oluşturuyor. Artık hiçbir kamu görevlimiz inanç değerleriyle iş hayatı, hassasiyetleriyle mesleği arasında bir tercih yapmaya zorlanmıyor. Ülkemize ve milletimize hizmet etmek isteyen herkes özgürce, herhangi bir kısıtlamaya, haksızlığa uğramadan bu vazifesini yerine getirebiliyor."
 
"Eğitimde son yirmi yılda üç boyutlu bir atılım yapıldı"
Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, törende yaptığı konuşmada son 20 yılda eğitimde üç boyutlu bir atılım yapıldığını kaydetti. 
 
Birinci boyutun "eğitimde okullaşma oranlarında ilk kez OECD ülkeleriyle rekabet edebilir bir düzeye ulaşmak' olduğunun altını çizen Bakan Özer, "Okul öncesinden yükseköğretime, eğitimin her kademesinde eğitim çağ nüfusunun ilk kez yüzde 90'larının eğitimde yer bulabildiği bir dönemdir son yirmi yıl. 2000'li yıllarla okul öncesi 5 yaştaki okullaşma oranı yüzde 11'di, bugün yüzde 93. Ortaöğretimde okullaşma oranları yüzde 44'tü, bugün yüzde 90'ın üzerine çıktı. Yine yükseköğretimde net okullaşma oranları yüzde 14 iken ilk kez yüzde 48,5 oranına ulaştı. Bugün rekabet etmiş olduğumuz OECD ülkeleri bu orana İkinci Dünya Savaşı sıralarında, 1950'li yıllarda ulaşmışken ve son yetmiş yılda eğitimin kalitesini artırmaya odaklanmışken Türkiye maalesef bu gelişmeye yetmiş yıl gecikmeyle dâhil olabilmiştir." diye konuştu.  
 
İkinci boyutun eğitimin önündeki antidemokratik uygulamaların kaldırılması olduğunu belirten Özer, şunları söyledi:
 
"Hepimizin hafızaları çok taze... Eğitimin önünde başörtüsü yasakları vardı. Kız çocuklarımız, kadınlarımız eğitim kurumlarının önünde, kendi ülkelerinde parya gibi bekletiliyordu. Bugün kadına şiddetle ilgili konuşanlar, o gün o kadınlarımıza reva görülen şiddetle ilgili en ufak bir sözcük söylemiyorlardı. Bugün beyin göçünden bahsedenler, o gün kadınlarımız yükseköğretime erişebilmek için kendi ülkelerini terk ettikleri zaman tek kelime etmiyorlardı. Özellikle akademik olarak başarılı öğrenciler imam hatip ve meslek liselerinden uzaklaştırıldılar. Başörtüsü yasakları ve katsayı uygulamaları kaldırıldığı gibi sadece imam hatip liselerinde okuyan çocuklarımızın değil, tüm okullarda okuyan çocuklarımıza peygamberimizin hayatı, Kur'an-ı Kerim gibi dini bilgileri öğrenmeyle ilgili seçmeli ders imkânı getirildi. İlk kez başörtülü öğretmenlerimiz derslere girebilir hâle geldi. Yani son yirmi yıl bir taraftan her ülkenin en kalıcı sermayesi olan beşeri sermayesinin maksimum verimlilikte kullanıldığı bir dönem olmakla beraber eğitimde tüm antidemokratik uygulamalar da kaldırıldı."
 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bu süreçlere liderlik ettiği için tüm çocuklar ve öğretmenler adına şükranlarını arz ettiğini ifade eden Bakan Özer, eğitimde kaliteye ilişkin şunları kaydetti: 
 
"Bu ülkede maalesef kalite bir truva atı olarak kullanılmaktadır. Hiçbir zaman eğitimde büyüme, kaliteye düşman olmak zorunda değildir. Bugün kaliteden bahsedenler, dün çocuklarınızın erişimini engelleyenlerdir. Neden yetmiş yıl gecikme yaşandı? Vesayet odakları, kültürel iktidarı sadece seçkinci bir yaklaşımla kendi çocuklarına uygun görüyorlardı. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son yirmi yılda halkın büyük çoğunluğunun çocuklarının eğitime erişerek ilk kez kültürel hegemonyaya meydan okuma ve ortak olabilme imkânı getirilmiş oldu."
 
Dikkat çektiği iki boyutta başarı sağlanırken eğitimde kalitenin de arttığını vurgulayan Bakan Özer, PISA ve TIMSS gibi uluslararası öğrenci başarı araştırmalarına bakıldığında son yirmi yılda Türkiye'nin her girdiği başarı araştırmasında 2000 yılından önceki puanlardan çok daha yüksek puanlar alarak yoluna devam edeceğini söyledi.
 
Son yirmi yılda eğitim sistemi genişlerken öğretmen başına düşen öğrenci sayısının da azaldığını kaydeden Özer, "2000'li yıllarda ortaöğretimdeki okullaşma oranları yüzde 44 olmasına rağmen öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 40'ların üzerinde, derslik başına düşen öğrenci sayısı da yine 40'ların 50'lerin üzerindedir. Bugün bu okullaşma oranları yüzde 90'ların üzerine çıkmasına rağmen Sayın Cumhurbaşkanımızın destekleriyle eğitim sistemimizdeki öğretmen sayıları sürekli arttırılarak 2000'li yıllardan çok daha düşük oranlara ulaşmıştır." dedi.  
 
"Yeni atanan 20 bin öğretmen ile çok daha güçlü hâle geleceğiz"
Şu anda eğitim sisteminde 19 milyon öğrenci ve 1,2 milyon öğretmen yer aldığını belirten Özer, bu sayıların pek çok ülkenin nüfusundan fazla olduğunu söyledi. 
 
Özer sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"2000'li yıllarda eğitim sisteminde 500 bin öğretmen varken bugün 1,2 milyon öğretmen olan bir eğitim sistemine sahip olduk. Bugün atamaları yapılacak olan 20 bin öğretmenimizle de bu oran çok daha yükselecek. Çok daha güçlü hâle geleceğiz."
 
Özer, bugün göreve başlayan öğretmenleri kutlayarak başarılar diledi. 
 
Öğretmen atamalarına ilişkin video gösteriminin yapıldığı törende Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim etti. Daha sonra, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın salondan seçtiği dokuz kişinin söylediği rakamlarla kura numarası oluşturuldu.
 
Kura numarasının belirlenmesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan atama butonuna bastı. 
 
Atama heyecanını öğretmen adaylarıyla paylaşan Erdoğan, atanan bazı öğretmen adaylarının ismini okudu. 
 
Elektronik ortamda kura numarasına göre yapılan atama sonucunda salondaki ekranda atandıkları illeri ve okulları gören adaylar, mutluluklarını yakınlarına sarılarak paylaştı.
 
Bazı öğretmen adaylarını sahneye çağıran Erdoğan, "Hayırlı olsun." temennisinde bulunarak, "12 Eylül itibarıyla öğretmenlerimiz göreve başlayacaklar. Dolayısıyla 12 Eylül'de onları okullarımızda bekliyoruz." ifadesini kullandı.
 
Atama sonuçlarına https://pbs.meb.gov.tr/ sonuc veya https://www.turkiye.gov.tr/milli-egitim-sozlesmeli-ogretmenlik-atama-sonucu-sorgulama adresinden kişisel e-Devlet şifreleri kullanılarak erişebiliyor.

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.